Milliyet, Sabah ve atv ihalesi için neler yazdı?

Milliyet, Sabah ve atv ihalesi için neler yazdı?
Güncelleme:

Basını kendi yanlarına çekmek, muhalefetin sesini kısmak Türkiye'de neredeyse bütün siyasal iktidarların değişmeyen çabası olmuştur.

MİLLİYET Ana muhalefet lideri Deniz Baykal, önceki gün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmanın önemli bir bölümünü basının durumuna, bu çerçevede önümüzdeki hafta yapılması beklenen Sabah-ATV ihalesine ve basının yolsuzluk olayları karşısındaki tutumuna ayırdı. Baykal'ın, geçen nisan ayından beri TMSF'nin yönetiminde olan Sabah ve ATV'nin ihalesiyle ilgili olarak ortaya attığı iddiaların tartışma yaratması kaçınılmazdır. CHP lideri, AKP hükümetinin Türkiye'nin ikinci büyük medya grubunun satışa çıkacağı bu ihaleyi yönlendirerek, sonucu etkilemeye çalıştığını ileri sürüyor. Bu, ağır bir iddiadır. Basını kendi yanlarına çekmek, muhalefetin sesini kısmak Türkiye'de neredeyse bütün siyasal iktidarların değişmeyen çabası olmuştur. Kendine yakın medya oluşturma girişimlerine ilişkin yakın tarihimizden çarpıcı öyküler hâlâ hafızalardadır. * * * Demokrasinin olmazsa olmaz koşulu, bütün haber ve fikirlerin özgürce dolaşıma girebildiği, kamuoyuna ulaşabildiği çok sesli bir basındır. Bunun yolu, gerçek ve adil rekabet koşullarının basın sektöründe de işlemesinden, basında çoklu bir mülkiyet yapısından geçiyor. Basının kendi kendini denetlemesinden sonuçta toplum kazançlı çıkacaktır. Milliyet'i de yayımlayan Doğan Medya Grubu, Sabah-ATV ihalesinin dışında kalacağını açıklamıştır; bu yönde Türk kamuoyuna yaptığı taahhüdün arkasında durmaktadır. Sabah-ATV ihalesinin önümüzdeki hafta siyasi müdahalelerden etkilenmeden, şeffaflık içinde ve Hazine'ye en yüksek getiriyi sağlayacak bir sonuçla tamamlanması, şimdiden hükümet için önemli bir sınav haline gelmiştir. Türk kamuoyu, bu ihalenin düzgün bir şekilde gerçekleştiği hususunda ikna olmalıdır. * * * CHP liderinin konuşmasında üzerinde durmamız gereken bir diğer başlık, basının yolsuzlukları duyurma konusunda meydanı boş bıraktığı yolundaki sözleridir. Baykal, basını hükümet karşısında suskun kalmakla suçluyor. Bu, Milliyet gazetesinin kabul edeceği bir suçlama değildir. Milliyet, AKP iktidarının pek çok yolsuzluğunu duyurmuştur. Salt AKP'li belediyelerin karıştığı yolsuzluk dosyalarına ilişkin haberler başlı başına bir külliyat oluşturabilir. Ayrıca, kendisinin geçen dönemde grup toplantılarında sıkça gündeme getirdiği Yasin el Kadı dosyasını Milliyet gazetesi kupürlerinden iktibas ettiğini de herhalde unutmuş olmalıdır CHP lideri. * * * Konu yolsuzluklar ise CHP'nin her seferinde basını suçlamak yerine, somut, inandırıcı kanıtlar içeren dosyalarla basının karşısına çıkması yerinde olacaktır. Milliyet, ayrıca, AKP iktidarı döneminde laiklikten uzaklaşan uygulamalar karşısında da duyarlı ve kararlı çizgisinden geri adım atmamıştır. Geçen yıl bu ülkenin okullarında okutulan zorunlu din dersi kitaplarında abdest suyunun kandaki alyuvarları artırdığı, dolayısıyla insan sağlığına iyi geldiği yolundaki bir hurafeye de yer verilmekteydi. Bu gazetenin yayınları sonucudur ki, bu hurafe din dersi kitaplarından ayıklanmıştır. İşte bu nedenle iyi ki özgür basın, iyi ki Milliyet var diyoruz.